Yılmaz Erdoğan, yeni dizisi İnci Taneleri'ni ilk kez Sibel Arna'ya anlattı
20 yıl aradan sonra televizyonlara geri dönen Yılmaz Erdoğan, İnci Taneleri dizisi ile ilgili bilinmeyenleri ilk kez Sibel Arna'ya anlattı.
Gazeteci Sibel Arna'nın YouTube programı ‘Ne Olursan Ol Rahat Ol'un 5. bölüm konuğu Yılmaz Erdoğan oldu. 20 yıl aradan sonra yazdığı, oynadığı, genel yönetmenliğini yaptığı dizisini anlattı. Ve çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.
İnci Taneleri dizisi yaptığım hiçbir işe benzemiyor
“Evet 20 yıl sonra televizyona geri dönüyorum. Gerçekçi bir hikaye yazdım. Ne komik olsun diye uğraştım ne olmasın diye uğraştım. İnsanlar arasındaki bağlarla ilgili derin bir aile meselesine odaklandım. Şimdiye kadar 5 bölüm teslim ettim bile. Adı: “İnci Taneleri” Aslında bir dörtlükten de yola çıkıyor: “İnsanlar dizili bir inci tespihte / İnci ne kadar değerli / İp ne kadar ince” Yorucu olacak ama 120 dakika olacak. Artık onun üzerinde de beni bağışlasınlar.
Ben, Cem, Ata'nın oynayacağı bir film yaparım ama önceden herkesi bağlamak lazım
Cem Yılmaz, Ata Demirer ve benim hep birlikte oynayacağımız bir film yapabilirim neden olmasın ona uygun bir hikaye bulduğum zaman mümkündür. Üçümüzü de doyuracak karakterler yazmak zor ama imkansız değil. Ama öncesinde bu arkadaşlarla toplanıp “Bak yazıyorum sonra cıvımak yok” diye garanti almak lazım. Bir bağlamak lazım, ondan sonra olabilir. Ama şu anda en az iki üç sene televizyoncuyum. Ondan sonra belki.
Hasan Can Kaya ile gurur duyuyorum
Hasan Can ile gurur duyuyorum. Bizden ayrılmış ama başarılı olması önemli. Ben verdiğimiz ödevlerden Hasan Can'ın ailesini bile tanıyorum. Herkes evini nevini kaydettiği için. Kendine has mizahi bir yapısı vardı, ona da çok uygun bir format buldu. Çok memnunum Hasan Can'dan. Görüşüyoruz da.
Beni en çok ben rahatsız ediyorum
40 yaşından sonra daha rahat bir adama dönüştüm ama bir anlatıcı huzursuz bir ruh halindedir daima. O yüzden tam bir rahatlık ben de hiç olmadı. Bir de hala beni en çok ben rahatsız ediyorum. Kendimi çok dövüyorum. 20 yıl önce yaptığım bir şeyi hatırlayıp uykularım kaçabiliyor. Pin kodumda var benim.
Eşofmanları giyip maça çıkıyorum
Köyceğiz'de U11 ve U12 liglerinde mücadele veren iki takım kurduk. Düşbelen Spor Kulübü yönetiminde Eser Yenenler, Caner Erkin, Şahin Irmak gibi isimler var ama şu an yönetim olarak aktif bişey yapmıyorlar, çocukların büyümesini bekliyorlar. Şu an ben takımın hem başkanıyım hem de Arda Hoca ile birlikte teknik direktörlük yapıyorum. Düşbelen Spor Kulübü eşofmanını giyip sahaya çıkıyorum. Biz daha eşofmanlı hocayız. Takım elbiseye geçmedik.
Beşiktaş'a başkan olma hayalim yok artık
Her Beşiktaşlı bir gün takımına başkan olmak ister. Ben de istedim gençken. Futbolun bir siyaseti olduğunu anladığımdan beri istemiyorum artık. O benim gireceğim bir savaş değil. Sevilmemeyi göze almam lazım. Mümkün değil.”