Gelecek kaygısı, beslenme şeklini değiştirdi
Humm Organic Beslenme Uzmanı Andaç Yeşilyurt, 2025 yılına damgasını vuracak beslenme trendlerini açıkladı. Sürdürülebilirlik, temiz beslenme ve organik yaşamın öne çıkacağı yeni dönemde, tüketicilerin hem kendi sağlıklarını hem de gezegen sağlığını gözeten tercihlere yöneleceği öngörülüyor.
Beslenme konusunda artan bilinç düzeyi tüketim alışkanlıklarında köklü dönüşümleri beraberinde getiriyor.
2025 yılı beslenme trendleri, bireysel sağlıkla gezegen sağlığını birleştiren bir yaklaşımı yansıtırken; tüketiciler artık 'ne yersem oyum' yerine, 'ne yersek oyuz' mantığıyla hareket ediyor.
Sağlıklı atıştırmalık markasıHumm Organic'in Beslenme Uzmanı Andaç Yeşilyurt'a göre, 2025'te özellikle üç ana trend belirleyici olacak; sürdürülebilir beslenme yaklaşımları, temiz gıda tercihi ve organik ürünlere artan talep.
Karbon ayak izini azaltan tabaklar
Sürdürülebilir beslenme konusunda önemli açıklamalarda bulunan Yeşilyurt, Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) kapsamlı araştırmalarına dikkat çekiyor:
'Bitkisel ağırlıklı beslenme modellerinin karbon ayak izini azaltmadaki rolü artık bilimsel verilerle kanıtlanmış durumda. Bu modeller, sadece çevresel sürdürülebilirliğe değil, aynı zamanda biyoçeşitliliğin korunmasına da önemli katkılar sağlıyor. Yerel üretim ve mevsimsellik prensibi, 2025'te daha da önem kazanacak.
Yerel üreticilerden mevsiminde alınan taze ürünler, hem nakliye kaynaklı karbon emisyonlarını azaltıyor hem de maksimum besin değeri sunuyor. Bunun yanında, dünyada üretilen gıdaların üçte birinin israf olduğu gerçeği, gıda israfını önlemenin sürdürülebilirlik açısından ne kadar kritik olduğunu gösteriyor.'
Temiz beslenme: Doğal ve saf gıdaya dönüş
Temiz beslenme trendinin tüm dünyada hızla yükselişe geçtiğini belirten Yeşilyurt, '2025'te işlenmiş gıdalardan uzaklaşıp doğal ürünlere yönelim ciddi bir ivme kazanacak. Tüketiciler artık trans yağlar, rafine şekerler ve yapay katkı maddelerinden arındırılmış beslenme modellerini tercih ediyor. Bu bilinçli tercih, kalp-damar hastalıkları ve obezite riskini azaltmada etkili bir rol oynuyor' değerlendirmesinde bulunuyor.
Organik beslenme: Sağlığın ve çevrenin yeni güvencesi
Yeşilyurt, organik beslenmenin önemine de vurgu yaptı:
'Organik ürünlerin tercih edilmesi hem insan sağlığı hem de çevre açısından çift yönlü fayda sağlıyor. Yapılan son araştırmalar, organik ürünlerin daha yüksek antioksidan seviyelerine sahip olabileceğini gösteriyor. Özellikle pestisit maruziyetinin azaltılması konusunda organik beslenme, çocuklar ve hassas bireyler için büyük avantaj sağlıyor.'
Yeşil çocuklar yetişiyor…
Bilinçli ebeveynlerin, iklim krizi ve sağlık kaygılarıyla çocuklarını 'sürdürülebilir beslenme' kültürüyle büyüttüklerine dikkat çeken Andaç Yeşilyurt; 'Bebeklikten itibaren organik beslenmeyle başlayan yolculuk, okul öncesi dönemde yediklerini sorgulayan çocukları yetiştiriyor. Daha sağlıklı bir gezegende, sağlıklı beslenerek büyüyecek çocuklarımız için %100 organik ürünlere yönelmeliyiz. Çocukları bu yoldan saptıran en tehlikeli gıdalarsa sağlıksız abur cuburlar. Organik atıştırmalıklarsa tıpkı meyve ve sebzeler gibi tarımsal ürünlerden elde ediliyor.
Şunu unutmayalım ki, her organik ürün doğaldır ama 'doğal' denilen her ürün organik olmayabilir. Organik atıştırmalıkların ham maddeleri organiktir. Bu malzemeler temiz toprakta yetiştirilir ve özel kurallar çerçevesinde işlenerek paketlenir. Her aşaması denetlenir ve sertifikalandırılır. Günlük beslenme düzenimizde atıştırmalıkların önemli bir yeri var. Çocuklarımızın sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için, onlara güvenle verebileceğimiz organik atıştırmalıkları seçmeliyiz. Çocuklarımızı da bu konuda eğitmeliyiz' dedi.